Hakkımızda

KİMLİK

Pehlivan Reklam onu yaratan usta ve ustaların, topuz, fırça, boya, cam/duvar/sac/tahta ile kurdukları kusursuz dostluktan bugünlere durmadan değişerek gelen bir marka.

Batıda gladyatörlerin “kendini ve gücünü herkese gösterme”
geleneğinin, doğudaki, göğsü cevşenli, parlak cilalı, namlı karşılığı;
Pehlivan!

Markaların meydana çıkmadan önce aldığı dua,
sürdüğü yağ, peşrev ve dansı. Işığı, endamı, duruşu
ve mesafelere seslenişi hepsi bizden sorulur.
Aslında her marka meydanda bir pehlivan;
Kaderi, Kendini ve gücünü göstermek olan…

DÜN

Pehlivan reklam, içine dünyayı alan bir kelimenin, “sanatkarlık” kavramının
yaşadığı 70’lerde doğdu. Teknolojide azimli bir takipçi,
malzeme ve çözümde yaratıcı hamlelerle bugün sektöründe
bir zirveyi işgal ediyor. Fırçalı topuzlu günlerde “hata şansı” yoktu.
Bugüne sadece o kaldı; hala hata şansı yok!

BUGÜN

Pehlivan, azimli çırak, kalfa ve ustalarla çalışır, eleman yoktur.
İş başlangıcı ve bitimine ayarlı özel bir zaman birimi kullanır ve sanatla
zanaatin en sık buluştuğu mekandır. Beyefendilik dersini vermeden
geçemeyeceğiniz bir sanat okulu görmek isterseniz tanışmak isteriz.

MESLEK ATADAN KALDI!

Kabul, kadim eserler gibi, binlerce hikayeyi bir oyukta, bir renkte,
bir yivde anlatamıyoruz. Hikayeler kısaldı, kelimeler azaldı ve
insan toplulukları; markalar, bayraklar, sınırlar ve dillerle binlere ayrıldı.
Ama biz bu cangılda bir hikaye öğrenip onu anlatıyoruz;
Sizin hikayenizi; renkleri görkemi ve derinliğiyle.

MEHMET PEHLİVAN

İnsanlık tarihinin ilk tabelası bir aşk evini gösteriyordu.
Biz aşkı işimizle karıştırıp yeni hedefler edindik.
Pehlivan Reklam,
bugünlere doğru noktalardan
doğru yükler alarak büyüyen bir kervan gibi ulaştı.

Ustalık ve güvenle başlayan uzun yolumuz, sanat, teknoloji, iletişim,
sürat gibi değerlerin eklendiği az bulunur
bir maceraya dönüştü.
Kalite, zaman ve maliyet dengelerine sadık, iletişimin diğer akademik
kanallarına ilham veren tasarımlar sergilemeye devam edeceğiz.

FAHRİ PELİT

Şiirsel, derin tasarımlar gerçekleştirmek kuşkusuz daha havalı ama
yaşayan ve yaşam için tasarlamanın daha zor olduğundan eminim.
Bizler, yuvarlanan kütükten kaçarken aynı anda
tekerleği hayal etmenin naifliğinde; basit,
kalıcı ve çalışan çözümler üreten bir takımız.

Tekrarlarla yürek sızlatan bir şiir yaratmadığımız doğrudur.
Tek seferde zihne kazınan söz, renk, biçim ve markalar yaratırız,
sanırım yaptığımız tam da bu

FARUK DEMİR

Pehlivan, adıyla eş; durmayan ve sonuca ulaşana kadar mola vermeyen bir
makine gibi çalışır.
Devre arası dinlenmesi, su molası yoktur.
Tüm bakım ve performans gözetimi, seyir halinde, usta, zanaatkar ve
sanatkarları rahatsız etmeden yapılmalıdır.

Bu “dokunmadan dokunma” işlemi öngörü, uzgörü ve teknik
vizyon gerektirir. İyi tarafı ise bu konuda daima stoklu
çalıştığımızdır...